30 Ağustos 2011 Salı

i wanna hold your hand.

Prag'ta son günümde güneş yüzünü hiç göstermedi.
Sabah kaldığım evden çıkarken, dışarısı çok soğuktu.
Sonra da bir yağmur başladı.
Ve yağmur bir daha hiiiiç durmadı zaten.
Elimde şemsiyem, Charles Bridge üzerinde yürürken rastladım bunu satın aldığım yere.
John Lennon duvarı üzerine çizilen ama zamanla yok olmuş bu dizeler ve onlara eşlik eden kız ve erkek çocuk figürleri.
Benim olması gereken bir fotoğraftı.
Param da çok azdı.
Bu gel-gitler arasında adamla pazarlığa başladım.
Baktı benim param büyük resmi almaya yetmicek, o da bana büyük bir kutudan bu küçük ama benim için hâlâ sempatik olan kartpostalı bulup çıkardı.
75 Çek kronundan fiyatı 55'e düşürmesiyle de koskocaman bir gülümsemeyi ve Çekçe teşekkür edilmeyi hak etmişti.

Ve bir şey daha...
Ne zaman bu şarkı sözlerini duysam, şarkıyı dinlesem, Can Yücel'in bu dizeleri geliyor aklıma tamamen serbest çağrışımla: "Sen gittikten sonra yalnız kalacağım./ Yalnız kalmaktan korkmuyorum da/ ya, canım ellerini tutmak isterse..."

dinlemek için: http://fizy.com/#s/16slu1

1 yorum:

  1. Yazdıkların ruhuma dokunuyor. Hatta ben yazıyormuşum gibi geliyor bazen. O kadar güzel anlatıyorsun ki çok uzaklarda olmana rağmen ben de seninle geziyormuşum hissine kapılıyorum. :)

    Bazen kendime " Sen neden konuşuyorsun ki? O zaten senin yerine de konuşuyor. Hatta sen neden yaşıyorsun ki? O, zaten senin yerine de yaşıyor. " diyorum. Lütfen yazmayı bırakma :)

    YanıtlaSil